-
19th Ekim 2012

SAYGI-BARIŞ=>HAK-ADALET=>AHLAK-ERDEM=>SEVGİ-DOSTLUK=>UMUT-SORUMLULUK=>ÖZGÜRLÜK

Kur’an-ı Kerim’de kadın peygamber görevlendirildiğine dair herhangi bir bilgi verilmediği gibi, görevlendirilmediğine dair de bir bilgi verilmemektedir.

Yusuf sûresi 109., Nahl sûresi 43., Enbiya sûresi, 7. ayetlerde:
“Biz senden önce de (elçilerimiz olarak) her topluma kendilerine vahyettiğimiz (ölümlü) adamlardan başkasını göndermedik.”
“Biz senden önce, şehirler halkına kendilerine vahyettiğimiz kimseler dışında (başkalarını elçi olarak) göndermedik.”

Bu ayetlerde, “adam” veya “kimse” olarak Türkçe’ye tercüme edilen “racul” sözcüğü, Kur’an’ın pek çok yerinde cinsiyet ifade etmemektedir. Kadın sözcüğü ile birlikte kullanılınca “erkek” anlamına gelen bu sözcük (racul), tıpkı İngilizce’de olduğu gibi “man” sözcüğü gibi genel olarak “insan” veya “kimse” anlamında kullanılmıştır.

Kur’an’da “racul” sözcüğünün cinsiyet ifade etmediğine dair birkaç örnek:

Tövbe, 108-Sen bunun (böyle bir mescidin) içinde hiç bir zaman durma. Daha ilk gününden takva temeli üzerine kurulan mescid, senin bunda (namaza ve diğer işlere) durmana daha uygundur. Onda, arınmayı içten arzulayan adamlar (RACULLER) vardır. Allah arınanları sever.

A’raf, 46-İki taraf arasında bir engel ve burçlar (A’raf) üstünde hepsini yüzlerinden tanıyan adamlar (RACULLER) vardır.

Nur, 37-(Öyle) Adamlar (RACULLER) ki, ne ticaret, ne alışveriş onları Allah’ı zikretmekten, dosdoğru namazı kılmaktan ve zekatı vermekten ‘tutkuya kaptırıp alıkoymaz’

Ahzab, 23-Mü’minlerden öyle adamlar (RACULLER) vardır ki, Allah’a verdikleri söze sâdık kaldılar.

Bu ayetlerde görüldüğü gibi “racul” sözcüğü yalnızca “erkek” anlamında değil, “erkek ve kadın” herkesi kapsayacak bir şekilde kullanılmıştır. (ErdemYolu Sitesi)

 

KONUYLA İLGİLİ AKADEMİK MAKALELER

Eşarî’nin Teolojik Görüşleri -Doç Erkan Yar

Mâtüridiyye İle Eş’arîyye Mezhepleri Arasında İhtilaf Mı?

Peygamberlerin Özelliklerinden Erkek olmak ve Düşündürdükleri -Doç Selim Özarslan

posted in KADINLAR | 0 Comments

19th Ekim 2012

SAYGI-BARIŞ=>HAK-ADALET=>AHLAK-ERDEM=>SEVGİ-DOSTLUK=>UMUT-SORUMLULUK=>ÖZGÜRLÜK

 

Soru: Sizin, kadınlardan da -bizim bildiğimiz anlamda-peygamberler geldiğini söylediğiniz, buna da Hz Meryem’i örnek olarak verdiğiniz iddia ediliyor. Şayet iddia doğruysa delillerinizi öğrenmek isterim.

CEVAP:

Aziz mümin ve mutedil kardeş,

Kadın peygamber bana ait değil, Eş’ari’ye ait bir görüş. Ben sadece ondan naklettim. Bu meşhurdur, bilmeyenler cehaletlerini katmerlemiş olur.
Bir de şu: Eş’ari’ye karşı çıkanların Yusuf 109, Nahl 43, Enbiya 7 gibi ayetlerde “Biz erkeklerden başkasını peygamber olarak göndermedik” ibaresini delil göstermelerinin hiç de ciddi ve ilmi olmadığını, Eş’ariye böyle karşı çıkmanın gayet ciddiyetsiz ve onu güçlendiren bir yaklaşım olduğunu, çünkü bu bağlamlarda “rical”in cinsiyet değil insiyet yani insan peygamberi vurguladığını, ayetlerin bağlamlarının ve kafir kavimlerin itirazlarının cinsiyetle hiçbir alakasının olmayıp, asıl melek peygamber talep ettiklerini ve insan peygambere karşı olduklarını söylememdir.Kaldı ki bu pratik bir konu değildir, çünkü nübüvvet bitmiştir.

Vesselam.

http://www.mustafaislamoglu.com/225_Kadin-peygamber.html

 

posted in KADINLAR | 0 Comments

19th Ekim 2012

SAYGI-BARIŞ=>HAK-ADALET=>AHLAK-ERDEM=>SEVGİ-DOSTLUK=>UMUT-SORUMLULUK=>ÖZGÜRLÜK

 

Soru:
Kadın peygamber olur mu?

Cevap:
İslam’a (hak mezheplerden birine) göre kadının peygamber olması caizdir ve vakidir. Kur’an’da, Hz. Meryem gibi kendisine vahyedilmiş kadınlardan söz edilmektedir. Bir kimseye vahiy gelince o peygamber olur, ayrı şeriat ve kitap getirmesi şart değildir.

http://www.hayrettinkaraman.net/sc/00172.htm

 

posted in KADINLAR | 0 Comments

19th Ekim 2012

SAYGI-BARIŞ=>HAK-ADALET=>AHLAK-ERDEM=>SEVGİ-DOSTLUK=>UMUT-SORUMLULUK=>ÖZGÜRLÜK

Eşarilik ve Kadın Peygamber
Soru: Eşari mezhebi birkaç kadın için peygamber diyor, ama diğer mezhep kadından peygamber olmayacağını söylüyor…
İmâm Eş’arî ile kitap ve sünnetin zahirlerini kendilerine mezhep edinen birkaç âlim bazı ayetlere (Âl-i İmrân, 3/42; Meryem 19/16-19.) dayanarak Hz.Meryem’in nübüvvetine kail olmuşlardı. Kur’an’daki birkaç ayet ile istidlal ederek Hz. Meryem’in nübüvvetine kail olanlar, resûl ile nebi arasındaki farkı belirtirken “Nebi, ister tebliğe memur olsun, isterse olmasın kendisine vahiy olunandır.” tarifine dayandırmışlardır.(Bağçeci, Muhittin, Peygamberlik ve Peygamberler, İstanbul 1977, s. 73 vd.)

Bu duruma göre kadınlardan peygamberlikleri söz konusu olan altı kadın: Hz.Havva, Hz. Sara, Hz.Hacer, Hz.Musa’nın annesi, Firavunun eşi Asiye ve Hz. Meryem’dir.(Zebidi, Tecridi Sarih Tercümesi ve Şerhi, trc. Kamil Miras, Ankara 1971, IX/150)
http://www.sorularlaislamiyet.com/qna/14110/itikadi-mezhepler-olan-es-ari-ve-maturidi-arasindaki-gorus-farkliliklari.html

posted in KADINLAR | 1 Comment

19th Ekim 2012

SAYGI-BARIŞ=>HAK-ADALET=>AHLAK-ERDEM=>SEVGİ-DOSTLUK=>UMUT-SORUMLULUK=>ÖZGÜRLÜK

TEVRAT:
Çıkış 15: 20 Harun’un kız kardeşi Peygamber Miryam tefini eline aldı,bütün kadınlar teflerle, oynayarak onu izlediler.

Hakimler 4: 4 O sırada İsrail’i Lappidot’un karısı Peygamber Debora yönetiyordu.
2.Krallar 22: 14 Kâhin Hilkiya, Ahikam, Akbor, Şafan ve Asaya varıp tapınaktaki giysilerin nöbetçisi Harhas oğlu Tikva oğlu Şallum’un karısı Peygamber Hulda’ya danıştılar. Hulda Yeruşalim’de, İkinci Mahalle’de oturuyordu.
2.Tarihler 34: 22 Hilkiya ile kralın gönderdiği adamlar varıp tapınaktaki giysilerin nöbetçisi Hasra oğlu Tokhat oğlu Şallum’un karısı Peygamber Hulda’ya danıştılar. Hulda Yeruşalim’de, İkinci Mahalle’de oturuyordu.

Nehemya 6: 14 “Ey Tanrım, Toviya’yla Sanballat’ın yaptığı kötülüğü unutma” diye dua ettim, “Beni korkutmak isteyen kadın peygamber Noadya’yla öbür peygamberlerin yaptıklarını da unutma.”

Yeşaya.8: 3 Peygamber olan karım bundan bir süre sonra gebe kaldı ve bir erkek çocuk doğurdu.

İNCİL:
Luka 2: 36-37 Anna adında çok yaşlı bir kadın peygamber vardı. Aşer oymağından Fanuel’in kızıydı. Genç kız olarak evlenip kocasıyla yedi yıl yaşadıktan sonra dul kalmıştı. Şimdi seksen dört yaşındaydı. Tapınaktan ayrılmaz, oruç tutup dua ederek gece gündüz Tanrı’ya tapınırdı.
Vahiy 2: 20 Ne var ki, bir konuda sana karşıyım: Kendini peygamber diye tanıtan İzebel adındaki kadını hoşgörüyle karşılıyorsun. Bu kadın öğretisiyle kullarımı saptırıp fuhuş yapmaya, putlara sunulan kurbanların etini yemeye yöneltiyor.

posted in KADINLAR | 0 Comments

19th Ekim 2012

SAYGI-BARIŞ=>HAK-ADALET=>AHLAK-ERDEM=>SEVGİ-DOSTLUK=>UMUT-SORUMLULUK=>ÖZGÜRLÜK

DÖVME ABDESTE ENGEL Mİ?

posted in ABDEST | 1 Comment

19th Ekim 2012

SAYGI-BARIŞ=>HAK-ADALET=>AHLAK-ERDEM=>SEVGİ-DOSTLUK=>UMUT-SORUMLULUK=>ÖZGÜRLÜK

DÖVME YAPTIRMAK TEHLİKELİ
AB Komisyonu, Avrupalı gençler arasında ten üzerine dövme yaptırmak ve delik açtırtmak (piercing) modasının giderek yaygınlaşmasının endişe verici olduğunu açıkladı.

Konuya ilişkin bir araştırma yaptıran Komisyon, bu uygulamaların insan sağlığına olumsuz etkileri üzerinde duruyor.

Dövme ve ”piercing” yaptıran kişilerin bazı ”sağlık riskleri” aldıklarını belirten Komisyon, karaciğer iltihabı, AIDS, mantar hastalığı, alerji, deri uru, cüzam, tüberküloz, tetanoz ve cilt kanseri gibi hastalıkların bulaşmasının ve yayılmasının söz konusu olabileceği üzerinde durdu.

AB Komisyonu, kamuoyunun uyarılması gerektiğini, dövme ve ”piercing” uygulamaları sırasında çok ciddi önlemler alınmasının şart olduğunu, kullanılan boya ve malzemenin mikroptan arındırılmasının büyük önem taşıdığını ifade etti.

AB ülkeleri hükümetlerinin yasal önlemler alması çağrısında bulunan Komisyon, konuya ilişkin açıklamasında, ”giderek yayılmakta olan bir sorun”dan söz etti.

”Piercing” yaptıranların yarısından fazlasının çeşitli bulaşıcı hastalıklara muhatap olarak tedavi gördüklerini, bu yıl iki kişinin buyüzden öldüğünü bildiren Komisyon, uzmanların bu konuda daha derin araştırmaları sürdürdüklerini duyurdu.

Dövme yaptıranların derilerinin, bazı kimyevi madde ve boyaların, iğne ve cihazların zararlı etkisi yüzünden ömür boyu sürecek sorunlarla karşılaştığının ifade edildiği açıklamada, bu amaçla kullanılan boya ve maddelerin çok büyük bir bölümünün sağlık otoritelerinin onayını almadığı vurgulandı.

AB Komisyonu, üye ülke hükümetlerinden, bu konuda acil önlemler almalarını ve özellikle gençleri uyaran kampanyalar başlatmalarını istedi.
http://webarsiv.hurriyet.com.tr/2003/07/17/318083.asp

posted in SAGLIK | 0 Comments

19th Ekim 2012

SAYGI-BARIŞ=>HAK-ADALET=>AHLAK-ERDEM=>SEVGİ-DOSTLUK=>UMUT-SORUMLULUK=>ÖZGÜRLÜK

DÖVMEYLE HEPATİT B VE HEPATİT C BULAŞABİLİR.(Hepatit B ve Hepatit C  (Sarılık), Karaciğerle ilgili tehlikeli ve bulaşıcı bir hastalıktır)

DOKTORUM PROGRAMI

 

 

posted in SAGLIK | 0 Comments

19th Ekim 2012

SAYGI-BARIŞ=>HAK-ADALET=>AHLAK-ERDEM=>SEVGİ-DOSTLUK=>UMUT-SORUMLULUK=>ÖZGÜRLÜK

Dövme yaptırmak dine uygun mudur?

SORU: Elimizde tükenmez kalem gibi boyalar veya tırnakların arasında ufak kirler bulunduğu zaman gusül abdesti kabul olur mu? Vücuda dövme yaptırmak dinen geçerli midir? Abdest kabul olur mu? Erkeklerin küpe takması dinen uygun mudur? (Mehmet Ali Pektaş)

CEVAP: Boya veya tırnak arasında kalan kir gusül abdestine engel değildir. Dövme İslâm’da hoş görülmez. Güzelleştirmez, çirkinleştirir. Mekruhtur. Tavsiye etmem. Ama dövme abdeste, gusle engel değildir. Erkeklerin küpe takmasında da bir sakınca yoktur ama bu tür şeyler örfe göre değerlendirilir. Kur’ân’a göre cennette erkekler de altın küpeler takacaklardır. Eskiden krallar küpe takarlardı. Ama sonra bu gelenek kalktı, hattâ kadınlara özgü sayıldı, erkeklerin takması ayıp sayıldı. Şimdi gençler arasında böyle bir moda yayılıyor. Toplum benimserse bunun dinen bir sakıncası yoktur. 26.10.2007

http://www10.gazetevatan.com/root.vatan?exec=yazarekstra&Newsid=143711&Categoryid=31

 

 

SORU: Kalıcı dövme yaptırmak istiyorum. Ancak bu konuda birbirinden farklı şeyler söyleniyor. Dövme abdest almaya engel mi ya da günah mı? (Emel Kanca)

CEVAP: Dövmenin günahla sevapla ilgisi yok. Abdeste, gusle engel değildir. Çünkü bu konuda hiçbir delil yoktur. Duyduğunuz şeyleri söyleyenler kendi kafalarından uyduruyorlar, İslâm’ı daraltıyorlar. Bu gibi kişiler bir zamanlar diş dolgusunun dahi abdeste engel olduğunu söylüyorlardı. Kim dinledi onların sözünü? Abdestin asıl amacı temizliktir. Dövmeli insan da ellerini, vücudunu yıkayınca temiz olur. Dövme bir özentidir. Günah olan şeyler Kur’ân’da sayılmıştır: Yalan söylemek, zina etmek, hainlik etmek, şunun bunun gizlisini araştırmak, dedikodu yapmak, haksızlık etmek, başkasının hakkını yemek, adam öldürmek, haksız yere kavga etmek, domuz eti yemek…

http://haber.gazetevatan.com/Muftuler_fetva_vermis_olsa_da_sen_yine_kalbine_danis/239222/4/Haber#.UIGGPI0aNKA

 

 

 

posted in ABDEST | 2 Comments

19th Ekim 2012

SAYGI-BARIŞ=>HAK-ADALET=>AHLAK-ERDEM=>SEVGİ-DOSTLUK=>UMUT-SORUMLULUK=>ÖZGÜRLÜK

Soru: Bir arkadaşla tanıştık, İslami hassasiyeti olmadığı zaman dövme yaptırmış. Şimdi namaz kılmak istiyor fakat ben dövme yaptırdım benim guslüm olmuyor ki namazım olsun deyip duruyor. Hocam buna nasıl yardımcı olabiliriz?

 

Cevap: Önceden dövme yaptırmış, sonra bunun caiz olmadığını öğrenmiş bulunan arkadaşınızın, “bu dövme, haç gibi batıl bir din sembolü veya ahlaka aykırı çirkin bir şekil olmadıkça” onu kazıtması, yok ettirmek için eziyete girmesi gerekmez. Dövme deri altına renk veren bir madde yerleştirilerek yapıldığı için deri üstüne suyun temasına engel olmaz. Bu sebeple arkadaşınızın abdesti ve guslü olur; dövme bunlara zarar vermez, engel olmaz.

http://www.hayrettinkaraman.net/sc/00194.htm

 

 

posted in ABDEST | 0 Comments