-
17th Aralık 2008

Kur’an’da Kullanılan Namaz İfadeleri

posted in NAMAZ |

KUR’AN’DA KULLANILAN “NAMAZ (SALAT)” İFADELERİ

98 yerde

2Bakara/3. Onlar ki duyularıyla algılayamadıkları gerçeklere (gayba) de inanırlar, namazı gözetirler, kendilerine verdiğimiz rızktan muhtaçlara verirler.

 

2Bakara/43. Namazı gözetin, zekâtı verin ve ruku edenlerle (eğilenlerle) birlikte ruku edin.

 

2Bakara/45. Güçlüklere karşı direnerek(sabırla) ve namazla yardım isteyiniz. Ancak bu, ilahi mesajdan derinden etkileşenlerin dışındaki kimselere ağır gelir.

 

2Bakara/83. İsrail oğullarından şöyle söz almıştık: ALLAH’tan başkasına tapmayacak, anaya babaya, yakınlara, yetimlere ve yoksullara iyilik edeceksiniz. İnsanlarla dostça konuşacaksınız. Namazı gözetecek, zekâtı vereceksiniz. Fakat bundan sonra pek azınız hariç ilgi göstermeyip döndünüz.

 

2Bakara/110. Namazı gözetin, zekâtı verin. Kendiniz için yapıp gönderdiğiniz her iyiliği elbette ALLAH katında bulacaksınız. ALLAH yaptığınız her şeyi görür.

 

2Bakara/125. Kabe’yi halk için bir odak noktası ve bir güven yeri kıldık. İbrahim’in makamını bir namaz yeri olarak kullanın. “Ziyaretçiler, kendini ibadete verenler ve eğilip secde edenler için ikiniz Tarihi Yapımı (evimi) temiz tutun,” diye İbrahim ve İsmail’i görevlendirmiştik.

 

2Bakara/149. Her nereden yola çıkarsan çık, yüzünü Saygın Mescide (Mescid-i Haram’a) doğru çevirmelisin. Bu, elbette Rabbinden gelen bir gerçektir. ALLAH yaptığınız hiçbir şeyden habersiz değildir.

 

2Bakara/150. Her nereden yola çıkarsan çık, yüzünü Saygın Mescide (Mescid-i Haram’a) doğru çevir. Nerede olursanız olun, yüzünüzü onun tarafına çevirin ki halkın size karşı bir eleştiri malzemesi olmasın. Zalimlere gelince, onlardan çekinmeyin, benden çekinin ki size olan nimetimi tamamlayayım ve siz de doğruya ulaşabilesiniz.

 

2Bakara/153. İnananlar! Güçlüklere karşı sabır ve namaz ile yardım dileyin. ALLAH sabredenlerle beraberdir.

 

2Bakara/157. Rablerinden onlara destekleyici yardımlar (salatlar-namazlar) vardır ve hidayete erenler de bunlardır.

 

2Bakara/177. Yüzlerinizi doğu veya batı yönüne çevirmeniz erdem ve iyilik değildir. Gerçek erdemliler, o kimseler ki ALLAH’a, ahiret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere inanırlar; akrabalara, yetimlere, muhtaçlara, yolda kalmışlara, dilencilere ve köleleri özgürlüğe kavuşturmaya seve seve yardımda bulunurlar; namazı gözetir, zekâtı verir, sözleştikleri vakit sözlerinde dururlar; zorluğa, sıkıntıya ve zulme karşı direnirler. İşte doğru olanlar onlardır, erdemli olanlar da onlardır.

 

2Bakara/238. Namazlara, özellikle orta namaza dikkat edin. Kendinizi tümüyle ALLAH’a vererek durun(kıyam).

2Bakara/239. Bir kaygı ve endişeniz varsa, yaya veya binmiş olarak (namaz kılın) … Güvene kavuştuğunuz zaman, bilmediğiniz şeyleri size öğrettiği gibi ALLAH’ı anın.

 

2Bakara/277. İnanıp erdemli bir hayat sürerek namazı gözetenlerin ve zekâtı verenlerin ödülleri Rab’leri katındadır. Onlar için korku yoktur ve onlar üzülmezler.

 

3Al-i İmran/39. Tapınakta(mescitte) durmuş namaz kılıyorken melekler ona, “ALLAH seni, ALLAH’ın sözünü doğrulayacak, onurlu, iffetli ve erdemli bir peygamber olan Yahya ile müjdeliyor,” diye seslendiler.

 

4Nisa/43. İnananlar! Sarhoşken, ne okuduğunuzun bilincinde oluncaya kadar, yolcu olanlar hariç cinsel ilişkiden sonra yıkanıncaya kadar namaza durmayın. Hasta veya yolcu iseniz yahut biriniz tuvaletten gelmişse yahut kadınlarla cinsel ilişkiye girmiş olup da su bulamamışsanız, temiz ve kuru bir toprağa dokunup yüzünüze ve ellerinize sürerek teyemmüm edin. ALLAH Affeder, Bağışlar.

 

4Nisa/77. Kendilerine, “Elinizi savaştan çekin, namazı gözetin, zekâtı verin,” denilenlere dikkat etmedin mi? Kendilerine savaşmaları emredildiğinde, insanlardan ALLAH’tan korkar gibi, belki daha fazla korkmaya başladılar ve “Rabbimiz, neden bize savaşı yükledin, bizi yakın bir zamana kadar erteleyemez miydin!,” dediler. De ki, “Bu dünyanın varlığı azdır, erdemliler için ahiret daha hayırlıdır; en ufak bir haksızlığa uğratılmayacaksınız.”

 

4Nisa/101. Yeryüzünde savaş için yolculuğa çıktığınız zaman tanrıkarşıtlarının size saldırmasından korkuyorsanız namazı kısaltmanızda bir sakınca yoktur. Kuşkusuz tanrı karşıtları sizin açık düşmanınızdır.

4Nisa/102. Sen içlerinde olup onlara namaz kıldırdığın zaman, onlardan bir grup sizi korumak için yanınızda bulunsun(kıyam) ve silahlarını da yanlarına alsın. Namaza duranlar secdeye vardıklarında(secde) arkanızda bulunsunlar. Sonra namaz kılmamış olan grup gelsin ve seninle birlikte dursunlar(kıyam), silahlarını alıp nöbet tutsunlar. Kâfirler, silahlarınız ve eşyanız hakkında dikkatsiz davranmanızı ve böylece sizi ani bir baskınla bozguna uğratmayı umarlar. Yağmur ve hastalık gibi özürlerden ötürü silahlarınızı bırakmanızda bir sakınca yok. Ancak alarmda olun. ALLAH kâfirlere alçaltıcı bir azap hazırladı.

4Nisa/103. Namazı kılıp bitirdiğiniz zaman, ayakta, oturarak ve uzanarak ALLAH’ı anın(zikredin). Güvene kavuştuğunuzda namazı gözetiniz. Namaz, inananlar üzerine belirli vakitlerde farz kılınmıştır.

 

4Nisa/142. İkiyüzlüler ALLAH’ı aldattıklarını zanneder. Hâlbuki O, onları aldanmış bırakır. Onlar namaza kalktıklarında üşene üşene kalkarlar. İnsanlara gösteriş yaparlar ve ALLAH’ı pek az anarlar.

 

4Nisa/162. Ancak aralarındaki derin ilim sahipleri ve inananlar, sana indirilene ve senden önce indirilene inanır. Namazı gözetir, zekâtı verir, ALLAH’a ve ahiret gününe inanırlar; bunlara büyük bir ödül vereceğiz.

 

5Maide/6. İnananlar! Namaza kalktığınız zaman yüzünüzü ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın. Başınızı ve topuklara kadar ayaklarınızı da sıvazlayın (/yıkayın). Cinsel ilişkide bulunmuşsanız yıkanınız. Hasta veya yolcu iseniz yahut tuvaletten gelmiş, yahut kadınlarla cinsel ilişkide bulunmuş ve su bulamamışsanız, temiz bir toprağa yönelip yüzünüzü ve kollarınızı onunla sıvazlayın. ALLAH size güçlük çıkarmak istemez. Ancak sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor. Olur ki şükredersiniz.

 

5Maide/12. ALLAH, İsrail oğullarından söz almıştı ve içlerinden on iki başkan göndermiştik. ALLAH demişti ki: “Namazı gözetirseniz, zekâtı verirseniz, elçilerime inanıp onlara saygılı olursanız ve ALLAH’a güzel bir borç verirseniz sizinle beraberim. Günahlarınızı örter, içlerinden ırmaklar akan bahçelerde ağırlarım. Artık sizden kim bundan sonra inkar ederse doğru yolu sapıtmış olur.”

 

5Maide/55. Gerçek dostlarınız, ALLAH, elçisi ve namazı gözetip alçak gönüllü olarak zekâtı veren müminlerdir.

 

5Maide/58. Namaza çağırdığınızda onunla alay edip eğlendiler. Düşünmeyen bir topluluktur onlar.

 

5Maide/91. Şeytan, sarhoş edicilerle ve kumarla aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi ALLAH’ı anmaktan, namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçiyorsunuz değil mi?

 

5Maide/106. İnananlar, birinize ölüm yaklaşınca, vasiyet anında aranızdan iki adil şahit tanık bulunsun. Yolculuk anında size ölüm gelirse, sizden olmayan iki kişi… Kuşkulanıyorsanız, namazdan sonra tanıkları alıkoyup ALLAH adıyla: “Akraba dahi olsa tanıklığımızı hiçbir değerle değiştirmeyeceğiz, ALLAH’ın tanıklığını gizlemeyeceğiz. Aksi takdirde, günahkârlardan oluruz,” diye yemin ettirin.

 

6En’am/72. Namazı gözetmeli ve O’nu sayıp dinlemelisiniz. Huzurunda toplanacağınız O’dur.”

 

6En’am/92. Bu, kendisinden öncekileri doğrulayan kutlu bir kitap olup anakenti ve etrafındakileri uyarman için indirilmiştir. Ahirete inananlar ona inanırlar ve onlar namazlarına da devam ederler.

 

6En’am/162. De ki: “Namazım, dini tüm eylemlerim, hayatım ve ölümüm evrenlerin Rabbi olan ALLAH içindir.”

 

7A’raf/170. İlahi Kitab’a sarılanlar ve namaz kılanlara gelince, iyiliğe çalışanları ödülsüz bırakmayız.

 

8Enfal/3. Onlar ki namazı gözetirler ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan yardım olarak verirler.

 

8Enfal/35. Onların (çoktanrıcıların), Kâbe’nin yanındaki namazları ses çıkarmak ve hareket yapmaktan başka bir şey değildir. İnkârınızdan dolayı azabı tadın.

 

9Tevbe/4. Ancak, kendileriyle sizin (ey inananlar) bir andlaşma yapmış bulunduğunuz Allahtan başkalarına tanrılık yakıştıranlar arasından size karşı yükümlülüklerinde bundan böyle bir kusur işlemeyen ve size karşı kimseye arka çıkmayan kimseler bu söylenenlerin dışındadırlar; öyleyse onlarla olan andlaşmanıza, üzerinde anlaştığınız süre doluncaya kadar riayet edin. (Ve bilin ki) Allah, yalnızca, kendisine karşı sorumluluk bilinci içinde olanları sever.

9Tevbe/5. Antlaşma ayları çıkınca, o putperestleri yakaladığınız yerde öldürün. Onları yakalayın, onları kuşatın ve her hareketlerini izleyin. Tevbe edip namaz kılar ve zekât verirlerse yollarını serbest bırakın. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.

9Tevbe/6. Ve Allahtan başkalarına tanrılık yakıştıranlardan biri senin korumana başvurursa, onu koruma altına al, olur ki (senden) Allahın sözünü işitip anla(yabili)r; ve sonra onu, kendini güvenlik içinde hissedebileceği bir yere ulaştır; bu (davranışın), onların (belki de yalnızca) (hakkı) bilmedikleri için (günah işleyen) kimselerden olmaları ihtimalinden dolayıdır.

 

9Tevbe/10. Onlar (hiç) bir mü’mine karşı ne ‘akrabalık bağlarını’, ne de ‘sözleşme hükümlerini’ gözetip tanırlar. İşte bunlar, haddi aşmakta olanlardır.

9Tevbe/11. Tevbe ederlerse, namaz kılar ve zekât verirlerse din kardeşleriniz olurlar. Bilenlere ayetleri böyle açıklarız.

 

9Tevbe/18. ALLAH’ın mescitlerini, ancak ALLAH’a ve ahiret gününe inananlar, namazı gözetenler, zekâtı verenler ve ALLAH’tan başkasından korkmayanlar sıkça ziyaret ederler. Onlar, doğru yolu bulanlardandır. 9Tevbe/19. (Ey çoktanrıcılar) Hacılara su verme ve Saygın Mescit’i ziyarete hazır bulundurma hizmetini, ALLAH’a ve ahiret gününe inanma ve ALLAH yolunda cihat etme ile bir mi tutuyorsunuz? ALLAH yanında onlar bir değildir. ALLAH zalim toplumu doğruya ulaştırmaz.

 

9Tevbe/54. Yardımlarının kabul edilmesine engel sadece şudur: ALLAH’ı ve elçisini inkar ettiler, namaza ancak üşenerek yaklaşırlar ve yardımları da isteksiz yaparlar.

 

9Tevbe/71. İnanan erkekler ve inanan kadınlar birbirlerinin dostudur. İyiliği emrederler, kötülükten menederler, namazı gözetirler, zekâtı verirler, ALLAH’a ve elçisine uyarlar. İşte onlara ALLAH rahmet edecektir. ALLAH Üstündür, Bilgedir.

 

9Tevbe/84. Onlardan (ikiyüzlülerden) ölen birisi için namaz kılma, mezarı başında da durma. Çünkü onlar ALLAH’a ve elçisine karşı geldiler ve yoldan çıkmışlar olarak öldüler.

 

9Tevbe/99. Bedevîlerden kimileri de vardır ki, Allah’a ve ahiret gününe inanır. Harcayacaklarını, Allah katında yakınlık ve Peygamberi destekleyici yardımlar (salatlar-namazlar) olarak görür. Bilesiniz ki bu, (Allah katında) onlar için yakınlıktır. Allah, onları rahmetine sokacaktır. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

 

9Tevbe/103. Onların mallarından, onları kendisiyle arındıracağın ve temizleyeceğin bir bağış al ve onlara destekleyici yardım ver/dua et(salat-namaz et). Çünkü senin destekleyici yardımın/duan(salat-namaz) onlar için sükûnettir / yatıştırıcı / iç huzuru vericidir. Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.

 

9Tevbe/108. Böyle bir yerde (ikiyüzlülerin inşa ettiği mescitte) ebediyen durma. İlk günden itibaren erdemlilik üzere kurulan mescit, kıyama durman için çok daha uygundur. Orada temizlenmek isteyen insanlar vardır ve ALLAH temizlenenleri sever.

 

10Yunus/87. Musa’ya ve kardeşine: “Halkınız için Mısır’da evler hazırlayın. Evlerinizi tapınak yapın ve namazı gözetin. İnananları müjdeleyin,” diye vahyettik.

 

11Hud/87. Dediler ki: “Şuayb, atalarımızın tapmış olduklarını veya ticaretimizi dilediğimiz gibi çevirmekten vazgeçmemizi, senin namazın mı gerektiriyor/ emrediyor? Sen aslında yumuşak huylusun, akıllısın.”

 

11Hud/114. Gündüzün iki ucunda, gecenin yakın kısmında namazı gözet. İyilikler kötülükleri silip götürür. Bu, öğüt alacak olanlara bir öğüttür.

11Hud/115. Ve sabret, sonuna kadar dayan: çünkü Allah iyilik yapanların hak ettiği karşılığı hiçbir şekilde zayi etmez!

 

13Ra’d/22. Ve onlar ki sadece Rab’lerinin onayını kazanmak için sabredip direnirler, namazı gözetirler, kendilerine verdiğimiz rızklardan gizli ve açık yardım için harcarlar ve kötülüğü iyilik ile savarlar. Son durağı onlar hak etmişlerdir.

 

14İbrahim/31. İnanan kullarıma söyle! Alış-verişin ve dostluğun olmadığı gün gelmeden önce namazı gözetsinler, kendilerine verdiğimiz rızklardan gizli ve açık yardım için versinler.

 

14İbrahim/37. “Rabbimiz, ben çocuklarımdan bazısını, Kutsal Evinin yanındaki ekinsiz bir vadiye yerleştirdim. Rabbimiz, onlar namazı gözetsinler diye… İnsanların gönüllerini onlara karşı sempatiyle doldur ve onları ürünlerle rızıklandır ki şükretsinler.”

 

14İbrahim/40. “Rabbim, beni namazı gözeten biri kıl, çocuklarımı da… Rabbimiz dualarımı kabul et.”

 

17İsra/78. Güneşin zevalinden (öğle vaktinde Batı’ya kaymasından) gecenin kararmasına kadar namazı gözet. Sabah Kuran’ını da gözet. Sabahleyin Kuran tanık olunur.

17İsra/79. Gecenin bir kısmında kalk, sana ait nafile olarak onunla (Kur’an’la) namaz kıl. Umulur ki Rabbin seni övülmüş bir makama ulaştırır.

17İsra/80. “Ve (dua ederken) de ki: “Ey Rabbim, (girişeceğim her işe) doğruluk ve içtenlik üzere girmemi; (bırakacağım her işten de) doğruluk ve içtenlik göstererek çıkmamı sağla; ve bana katından destekleyici bir güç, bir tutamak bahşet!

17İsra/81. Ve yine de ki: “Değişmeyen gerçek geldi, sahte ve tutarsız olan yıkılıp gitti; zaten sahte ve tutarsız olan er geç yıkılıp gitmek zorundadır!”

 

17İsra/107. De ki: “Ona ister inanın, ister inanmayın. Şüphesiz, daha önce kendilerine ilim verilenler, Kur’an kendilerine okunduğunda derhal yüzüstü secdeye kapanırlar.”

17İsra/108. “Rabbimizin şanı yücedir. Rabbimizin va’di mutlaka gerçekleşecektir” derler.

17İsra/109. Çeneleri üzerine secdeye kapanırlarken, gözyaşları dökerler. Kur’an onları ürpertir, saygılarını artırır.

17İsra/110. De ki: “İster ALLAH diye çağırın, ister Rahman diye çağırın. Hangisiyle dua ederseniz dua edin, tüm güzel isimler O’nundur. ” Namazında ne yüksek sesle oku, ne de kısık sesle; ikisinin arasında bir yol tut!

17İsra/111. “Ve de ki: “Bütün övgüler, çocuk edinmeyen, egemenliğinde ortağı bulunmayan, güçsüzlükten, düşkünlükten ötürü herhangi bir yardıma, yardımcıya gereksinme duymayan Allah’a yakışır”. İşte, O’nu (hep böyle) yücelterek an.”

 

19Meryem/31. “Nerede bulunursam bulunayım beni kutlu kıldı. Yaşadığım sürece bana namazı ve zekâtı ver. ”

 

19Meryem/55. Ailesine namazı gözetmeyi ve zekâtı vermeyi emrederdi. Rabbi tarafından beğenilmişti.

 

19Meryem/59. Onlardan sonra gelenler namazın değerini yitirdiler ve heva heveslerine uydular. Nitekim felakete uğrayacaklar.

 

20Taha/14. “Ben, evet Ben ALLAH’ım; Benden başka tanrı yoktur. Bana kulluk et ve Beni anmak (zikretmek) için namazı gözet.”

 

20Taha/132. Ailene namazı emret ve bu konunun üstünde önemle dur. Biz senden herhangi bir rızık beklemiyoruz. Aksine biz seni besliyoruz. Sonuç, erdemlilerindir.

 

21Enbiya/73. Biz onları, emrimize göre yol gösteren önderler kıldık. Onlara iyi işlerin nasıl yapılacağını, namazın nasıl gözetileceğini ve zekâtın nasıl verileceğini vahyettik. Onlar bize kulluk edenlerdi.

 

22Hacc/35. Onlar öyle kimselerdir ki, ALLAH’tan söz edildiğinde yürekleri ürperir. Başlarına gelene sabrederler, namazı gözetirler ve kendilerine verdiğimiz rızıktan yardım için harcarlar.

 

22Hacc/41. Onlar ki kendilerini yeryüzüne yöneticiler kıldığımız zaman namazı gözetir, zekâtı verir, iyiliği emreder ve kötülükten menederler. Son karar ALLAH’a aittir.

 

22Hacc/78. Ve ALLAH uğrunda gereken çaba ve gayreti gösteriniz. O’dur sizi seçen. O, babanız İbrahim’in yolu olan bu dini, sizin için güç ve ağır kılmadı. Elçinin size tanık olması, sizin de halka tanık olmanız için, sizi, daha önce de şimdi de “Müslümanlar” olarak adlandıran O’dur. Namazı gözetin, zekâtı verin ve ALLAH’a sarılın; Mevla’nız O’dur. Ne güzel sahip ve ne güzel yardımcıdır!

 

23Müminun/2. Nitekim onlar namazlarında ilahi mesajdan derin etkileşim içindedirler.

23Müminun/9. Onlar ki namazlarını düzenli olarak gözetirler.

 

24Nur/37. Kişiler vardır. Onları, ALLAH’ı anmaktan, namazı gözetmekten ve zekâtı vermekten ne bir iş ne de bir ticaret alıkoymaz. Onlar, kalplerin ve gözlerin ters döneceği günden korkarlar.

 

24Nur/41. Göklerde ve yerde var olan bütün yaratıkların, kanatlarını yayarak uçan kuşların, (hepsinin) Allah’ın sınırsız kudret ve yüceliğini dile getirdiklerini görmüyor musun? Gerçek şu ki, her biri kendi niyazını (salat-namazını), O’nun yüceliğini nasıl dile getireceklerini (bunların) hepsi bilmektedirler ve Allah da onların edip eylediği her şeyi tam olarak bilmektedir;

 

24Nur/56. Namazı gözetiniz, zekâtı veriniz ve elçiye uyunuz ki merhamet edilesiniz.

 

24Nur/58. Ey inananlar, emriniz altında çalışanlar ve sizden henüz erginliğe ermemiş olanlar üç kez izin almalıdırlar: Sabah namazından önce, öğle vaktinde dinlenmek için elbisenizi çıkardığınız zaman ve yatsı namazından sonra… Bunlar, sizin özel üç vaktinizdir. Bunların dışında, birbirinizin yanına girip çıkmakta bir sakınca yoktur. ALLAH ayetleri size böyle açıklar. ALLAH Bilendir, Bilgedir.

 

27Neml/3. Onlar ki namazı gözetirler, zekâtı verirler ve ahiret konusunda da kuşkuları yoktur.

 

29Ankebut/45. Sana vahyetmiş olduğumuz kitaptan oku ve namazı gözet. Çünkü namaz, iğrenç ve kötü şeylerden vazgeçirir. ALLAH’I anmak en önemlidir. ALLAH ne yaptığınızı bilir.

 

30Rum/31. O’na yönelin; O’nu sayıp dinleyin. Namazı gözetin ve ortak koşanlardan (çoktanrıcılardan) olmayın.

 

31Lokman/4. Onlar ki namazı gözetirler, zekâtı verirler; ahiret hakkında da kuşkuları yoktur.

 

31Lokman/17. “Sevgili oğlum, namazı gözet, iyiliği emret, kötülükten menet ve başına gelene sabret. Bunlar temel davranışlardandır.”

 

33Ahzab/33. Evlerinizde oturun ve eski cahiliye dönemindeki gibi halkla fazla içiçe olmayın. Namazı gözetin, zekâtı verin ve ALLAH ve elçisine uyun. Ey Kâbe’nin çevresinde oturanlar, ALLAH sizden günahları gidermek ve sizi tamamıyla arındırmak istiyor.

 

33Ahzab/43. O(ALLAH) ve melekleri, sizi karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için size destekleyici yardım veriyor(salat-namaz). Allah, mü’minlere çok merhamet edendir.

 

33Ahzab/56. Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber’e destekleyici yardım veriyor(salat-namaz). Ey iman edenler! Siz de ona destekleyici yardım edin(salat-namaz) ve (onun rehberliğine) tam bağlılıkla bağlılığınızı ortaya koyun.

 

35Fatır/18. Kimse kimsenin günahını yüklenmez. Günahla yüklenmiş birisi yükünü taşımak üzere akrabalarını bile çağırsa onun yükünden hiç bir şey taşınmaz. Sen yalnızca, kendi başlarına iken Rab’lerini sayan ve namazı gözeten kişileri uyarabilirsin. Kim kendisini arındırırsa kendisi yararına arınmıştır. Dönüş ALLAH’adır.

 

35Fatır/29. ALLAH’ın kitabını okuyanlar, namazı gözetenler ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık yardım için verenler, tükenmeyen bir kazanç umarlar.

 

42Şura/38. Onlar, Rab’lerinin çağrısına (davetine) karşılık verirler, namazı gözetirler, işlerini aralarında danışma ile kararlaştırırlar ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan yardım için verirler.

 

58Mücadele/13. Özel görüşmenizden önce bir sadaka vermekten çekindiniz mi ki onu uygulamadınız? ALLAH tövbenizi kabul eder. Namazı gözetin, zekâtı verin, ALLAH’a ve elçisine uyun. ALLAH yaptıklarınızdan haberdardır.

 

62Cumua/9. Ey inananlar, cuma günü namaza çağrıldığınızda ALLAH’ı anmak için acele edin ve alışverişi bırakın. Bilseniz, bu sizin için daha iyidir.

62Cumua/10. Namaz bitince, yeryüzüne yayılarak ALLAH’ın lütfunu arayın ve ALLAH’ı sürekli anmaya devam edin.

 

70Mearic/22. Ancak namaz kılanlar hariç:

70Mearic/23. Onlar ki namazlarını kaçırmazlar;

 

70Mearic/34. Namazlarına özen gösterirler.

 

73Müzzemmil/20. Rabbin, senin ve yoldaşlarından bir grubun, gecenin üçte ikisinden az, yarısında ve üçte birinde kalktığını bilir. Gecenin ve gündüzün miktarını ALLAH belirler. O, sizin bunu yapamayacağınızı bildiği için sizi affetmiştir. Öyleyse Kuran’dan kolayınıza geldiği kadar okuyun. Aranızda hastalar, yeryüzünde ALLAH’ın lütfünden rızk arayanlar ve ALLAH yolunda savaşanlar olduğunu bilmektedir. Ondan kolayınıza geldiği kadar okuyun. Namazı gözetin, zekâtı verin ve güzel davranmak yoluyla ALLAH’a bir borçsunun. Kendiniz için yaptığınız her iyiliği, ALLAH katında daha iyi ve daha büyük bir ödül olarak bulacaksınız. ALLAH’tan bağışlanma dileyin; ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.

 

74Müddessir/43. Diyecekler ki, “Desteklemezdik/namaz kılmazdık”

 

75Kıyamet/31. (Artık son pişmanlık fayda etmez) çünkü (yaşadığı sürece) hakikati kabul etmedi ve (aydınlığa kavuşmak için) namaz kılmadı;

87A’la/15. Rabbinin ismini anıp namaz kılan.

 

96Alak/10. Namaz kılarken bir kulu?

 

98Beyyine/5. Oysa onlardan, dini sadece ALLAH’a ait kılan tektanrıcılar olarak O’na kulluk etmeleri, namazı gözetmeleri ve zekâtı vermeleri istenmişti. İşte dosdoğru din budur.

 

107Maun/4. Yazıklar olsun o namaz kılanlara,

107Maun/5. Onlar ki namazlarından tümüyle bilinçsizdirler/yanılgıdadırlar.

107Maun/6. Onlar ki gösteriş yapmaktadırlar.

 

108Kevser2. Öyleyse Rabbin için namaz kıl ve kendini ada/yönel.

 

This entry was posted on Çarşamba, Aralık 17th, 2008 at 13:04 and is filed under NAMAZ. You can follow any responses to this entry through the RSS 2.0 feed. You can leave a response, or trackback from your own site.

Yorum Yaz