-
24th Temmuz 2008

Din belirleme konusunda Rabbimiz ne buyuruyor?

posted in ALLAH |

DİN BELİRLEME YETKİSİNİ ALLAH’TAN BAŞKASINA YAKIŞTIRMAYIN!

GENEL SONUÇLAR

1. Allah’tan başkasına kulluk etmemek, O’na hiçbir şeyi ortak koşmamak, birbirimizi rab olarak görmemektir-3Al-i İmran suresi, 64  (Peygamberleri, din adamlarını ve toplumsal liderleri rablaştırmayın-9Tevbe suresi, 31)

2. Allah’a kulluk edin, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolcuya, elinizin altındakilere iyilik edin-4Nisa suresi, 36

3. Allah, şirk koşulmasını asla bağışlamaz. Bunun dışında kalanları ise dilediği kimseler için bağışlar. Allah’a şirk koşan kimse, şüphesiz büyük bir günah işleyerek iftira etmiş olur-4Nisa suresi, 48,116

4. Allah, Meryem oğlu Mesih’tir” diyenler kesinlikle kâfir olur. Kim Allah’a ortak koşarsa, artık, Allah ona cenneti muhakkak haram kılmıştır-5Maide suresi, 72

5. Göklerin ve yerin yaratıcısı olan, beslediği hâlde beslenmeye ihtiyacı olmayan Allah’tan başkasını mı veli olarak göreyim?” Müslümanların ilki ol ve sakın şirk koşanlardan olma-6En’am suresi, 14

6. İlahî buyrukları ve yasaklarını (uyarı konularını) belirlemede Allah’tan ve Kur’an’dan daha geçerli ve güçlü bir şahit(delil, kanıt) olduğunu iddia etmek, Allah’tan başka ilah olduğuna tanıklık etmektir. Bu ise, şirktir-6En’am suresi, 19 (Şuna helal, buna haram demeyin yoksa Allah hakkında yalan uydurmuş olursunuz-16Nahl suresi, 116)

7. Allah hakkında yalan uydurmak veya O’nun ayetlerini yalanlamak en büyük zulüm olup şirktir. Bu duruma düşerek müşrik olanlar bu konumlarını kabullenmek istemezler-6En’am suresi, 21-22

8. İlahî yasak: Kitab’a ve uyarı konularına inanmamak, Allah hakkında yalan uydurmak olup en büyük zulümdür. Asılsız olarak kendisine vahyedildiği veya benzerini getirebileceği iddiası da aynı kapsama girmektedir. Bunlar, Allah hakkında hakikat (el-haqq) dışı konuşmaktır ve O’nun ayetlerinden kibirlenmektir. Bu inançta olanların, kendi haklarında ilahî ortak güçler olarak iddia ettikleri şefaatçilerle o gün aralarındaki bağlar kesilecektir-6En’am suresi, 92-94

9. Rabbinden sana vahyedilene uy. O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Çoktanrıcılardan yüz çevir. Allah zorlayıcı sistem oluştursaydı ortak koşamazlardı-6En’am suresi, 106-107

10. Allah adının anıldığı şeylerin yenilemeyeceği, adının anılmadığı şeylerden ise yenileceği doğrultusunda Müslümanlarla tartışmaya girsinler şeytanlar kendi işbirlikçilerine vahyederler. Şeytanlara itaat edenler müşrik olurlar-6En’am suresi, 121

11. İlahî yasak: Bitkisel ve hayvansal ürünleri kamusal hak ile sözde ilahîortak güç diye tanımladıkları arasında bölüştürmek, bir de bu ortakları kayırmak, çok kötü hüküm vermektir-6En’am suresi, 136 Bu ortaklar, böylesi uydurmalarla mensuplarının çocuklarını ihmal ettirip ölüme sürüklerken, hem büyük kazançlar elde etmekte, hem de bu kişilerinin dinlerini bulandırmaktadırlar-6En’am suresi, 137

12. İlahî yasak: Bitkisel ve hayvansal ürünlerin yenilmesine birtakım iddialarla, dinsel sınırlama ve kısıtlamalar getirmek, bazı hayvanlarda Allah’ın adını, O’nun hakkında bir uydurma gereği olarak gündeme getirmemek yine bir onların uydurmalarıdır-6En’am suresi, 138

13. İlahî yasak: Hayvanlar ve yavrularının paylaşımında cinsiyet ayrımı yapmak ve bunu dinî gerekçelere(haram) bağlamak düzmece nitelemelerdir. Allah’ın rızık olarak verdiğini haram kılmak Allah hakkında yalan uydurmaktır-6En’am suresi, 139-140

14. İlahî yasak: Bitkisel ürünleri, bazı hayvanları ve onların yavrularını dinî gerekçelerle(haram) vahye dayanmadan haram görmek, Allah hakkında yalan uydurmaktır. Oysa yiyecekler konusunda haram kılınanlar, yalnızca 6En’am suresi, 145’te bildirilen dört haramdır. Yahudilere fazladan haram kılınanlar istisnai bir durumdur. Oysa Allah’a şirk koşanlar, kaderci bir anlayışla din adına haramlar türetmelerinin ve şirk işlemelerinin sorumluluğunu Allah’a yıkmaktadırlar. Oysa bu konuda getirebilecekleri hiçbir kanıtları yoktur-6En’am suresi, 141-148

15. İlahî yasaklar: Vahiy dışında haram iddiası Rabbe birilerini denk tutmaktır-6En’am suresi, 150; Rabbimizin neleri haram kıldığı bellidir: 1)Şirk, 2)Ana babaya iyi davranmamak, 3)Yoksulluk nedeniyle çocuklarımızı öldürmemek, 4)Gizli ve açık edepsizliklere yaklaşmak, 5)Haksız yere cana kıymak, 6)Yetim malına en güzel biçimde yaklaşmak, 7)Ölçüyü adaletle tam yapmak, 8)Tartıyı adaletle tam yapmak, 9)Konuşunca yakın bile olsa adil olmak, 10)Allah’a verilen söze bağlı kalmak-6En’am suresi, 151-152

16. Dinlerini tefrika tefrika yaparak ayrışan kişiler, çoktanrıcılardan olmayan İbrahim’in dinine, Rabbimizin dosdoğru bir yola iletmedikleridir. İslam, ibadetlerin, dinî yöntemlerin, hayatın ve ölümün yalnızca Allah’ın rızasına uygun gerçekleşmesidir. Bu konularda Allah’a ait ilahî ortak düşünülemez. Aksi takdirde Allah’tan başka rab arayışı olur. Böyle durum ihtilafları getirir-6En’am suresi, 159-164

17. İlahî buyruk: Edep yerlerinizi kapayın, böyle bir hataya bahane olarak geleneği veya Allah’ı referans olarak kullanmayın-7A’raf suresi, 26-28 İlahî buyruk: Adaletli olun ve dini Allah’a özgüleyerek yalnızca O’na dua edin. Hidayet ve şeytanı evliya görerek sapma buna bağlıdır-7A’raf suresi, 29-30 İlahî buyruk: Dua ve ibadetlerinizi edep yerlerinizi açarak değil tam tersine en güzellerinizi giyinerek yapın. Çünkü Allah zineti de temiz rızıkları da sizin için var etti-7A’raf suresi, 31-32 İlahî yasaklar: Rabbimiz ancak, 1)Açık ve gizli cinsel açıdan edepsizlikleri(el-fevâhiş), 2)Günahı(el-ism), 3)Haksız saldırıyı(el-bağy), 4)Hakkında hiçbir delil(sultân) indirmediği(tenzîl) herhangi bir şeyi Allah’a ortak koşmayı, 5)Allah’a karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır-7A’raf suresi, 33 Bunlara aykırı inanç, Allah hakkında yalan uydurmak veya ayetleri yalanlamaktır. Bu ise Allah’tan düşük düzeyde de olsa başkalarına dua etmek olup tanrıkarşıtlığıdır-7A’raf suresi, 37 Sonuçta yıkım getirir-7A’raf suresi, 38-41 İlahî değerlere uygun davrananlara ise mutlululuk vardır-7A’raf suresi, 42-44 Aralarındaki diyalogda buna örnektir-7A’raf suresi, 45-51

18. Şirkin öyküsü: İnsan Allah’tan bir şeyler ister, örneğin doğuma yakın sağlıklı çocuk için dua eder, Allah’a sözler verir. Allah insanın bu duasını gerçekleştirir, çok geçmeden sözler unutulur, çocuğun sağlıklı oluşu başka etkenlere (muskaya, türbe ziyaretine, okunmuş suya, kurşun dökmeye, gök cisimlerinin etkilemesine, asil soya, yapay kutsallara vd.) bağlanır. Allah’ın sağladığı bu güzelliklere O’na ait ilahi ortak güçler varmış gibi kabullenme başlanır ve Allah’a şirk koşulur. Yaratılan ve hiçbir yaratamayan Allah’a ortak koşulur mu? Oysa ilahi ortak güçler olarak görülenler, ne onlara yardıma güç yetirebilir, ne de kendilerine yardım edebilirler. Hidayet çağrısına cevap veremezler. Dua edilen kişilerin elleri ve ayakları(fiziksel gücü), gözleri ve kulakları (duyusal yetenekler) artık işlevsiz olduğu dile getirilerek geçmişte birer insan (ellezîne-ibâd) oldukları hatırlatılıyor. Gerçek velinin hatırlatılması isteniyor. Bu ilahi ortak güçler olarak görülenlerin(ellezîne) diğer varlıkların, ne onlara yardıma güç yetirebileceği, ne de kendilerine yardım edebileceği, hidayet çağrısına cevap veremedikleri gibi duyma ve görme özelliklerinin olmadığı yineleniyor-7A’raf suresi, 189-197

19. Şirk nedir: Allah’tan düşük seviyede de olsa dini ve toplumsal otoriteleri rab olarak görmek, tek ilahtan başkasına kulluk etmektir ve şirktir-9Tevbe suresi, 31 Resulün hidayet rehberi ve hak dinle görevlendirilme amacı, çoktanrıcılar beğenmeseler de tüm dinlere galebe çaldırmaktır-9Tevbe suresi, 33

20. Apaçık ayetlere rağmen Allah hakkında yalan uydurmak veya ayetleri yalanlamak, kendisine zarar veremeyecek ve fayda sağlayamayacak varlıklara Allah’tan düşük düzeyde de olsa kulluk(ibadet) etmektir; buna gerekçe şefaatçi beklentisidir, oysa bunlar şirktir-10Yunus suresi, 15-18

21. Şirk nedir: Allah’a herhangi bir şeyi şirk koşmamız kabul edilemez. Bu Allah’ın bir lütfüdür. Ama insanların çoğu şükretmezler. Şirk, grup grup olmuş rabları kabul etmektir. Toplumun ve atalarının isimlendirdiği ve Allah’ın haklarında hiçbir yetki vermediği isimlere kulluktur(ibadet). Oysa hüküm yetkisi Allah’tan başkasına ait değildir ki yalnızca kulluk (ibadet) edilsin. İşte sağlam din budur. Ama insanların çoğunluğu bilmiyor-12Yusuf suresi, 38-40

22. Kur’an’ı bir bütün olarak görme yerine pay pay edip işlerine gelene uyanlar, emredileni görme yerine kendi çıkarları için kullanan çoktanrıcılara ilgisiz kalmak gerekir. Çünkü onları, Allah ile beraber başka ilah tutan alaycılardır-15Hicr suresi, 90-96

23. İki ilah edinmeyin, çünkü O tek bir ilahtır. Yalnızca O’ndan çekinerek kötülüklerden sakınmak gerekmektedir. Göklerde ve yerde olanlar O’na ait, din de O’na aittir. Öyleyse O’ndan başkasına karşı mı takvalı olunur? İnsanlardaki her nimet Allah kaynaklıdır. Kötülük dokununca mızlar, kötülük kalkınca onlardan bir kısmı Rablerine şirk koşarlar-16Nahl suresi, 51-54

24. Mağara arkadaşlarının kaldıkları süreyi Allah daha iyi bilir. Çünkü göklerin ve yerin gaybı O’na aittir. Çünkü en güzel gören ve duyan O’dur. O’ndan düşük seviyede de olsa hiçbir veli yoktur. Hükmüne de kimseyi ortak kılmaz-18Kehf suresi, 26

25. Allah’ın haramlarına saygı gösterirse, Rabbi katında kendi hayrınadır. Size anlatılanlar dışındaki hayvanlar helal kılınmıştır. Öyleyse evsanlardan kaynaklanan pisliklerden ve yalan sözden kaçınmak gerekir. Allah için tektanrıcılar olarak O’na çoktanrıcılar olmaksızın. Kim Allah’a şirk koşarsa gökten düşmüş da onu kuşların kapıştığı veya rüzgârın uzak bir yerlere savurduğu gibidir. Kim Allah’ın ilkelerine saygı gösterirse, işte bu kalplerin takvasındadır. Hayvanların üzerinde Allah adını anın. Çünkü sizin ilahınız tek bir ilahtır. Öyleyse O’nun için Müslüman olun-22Hacc suresi, 30-34

26. Müslümanlar tek bir toplumdur. Rabbe karşı takvalı olmaları gerekir. Ama onlar işlerini aralarında başka kitapçıklar halinde parça parça ettiler. Her hizip yanındakiyle yetinmekte ve övünmektedir. Malca ve taraftarca güçlü olmalarını doğru olduklarının kanıtı sanmaktadırlar. Zannediyorlar ki Allah onların hayrına koşturmaktadır. Rablerinin çekincesiyle duyarlı davrananlar, Rablerinin ayetlerine inananlar ve Rablerine şirk koşmayanlara-23Müminun suresi, 52-59

27. O gün Allah seslenir ki: İddia ettiğiniz sözde ilahîortak güçlerim nerede? Söz aleyhlerinde gerçekleşenler, “Kendimiz yoldan çıktığımız gibi bunları da yoldan çıkardık. Şimdi sana yöneldik. Esasında onlar bize kulluk(ibadet) etmiyorlardı.” Peki, o zaman sözde ilahîortak güçlerinizi çağırın, denilir. Onları çağırdılar, ama onlara olumlu karşılık veremediler; azabı gördüler. Keşke doğru yolda olsalardı. Peki, elçilere ne karşılık vermiştiniz, der. O gün onlara karşı bütün haberler kapanmıştır. Artık birbirlerine de soramazlar. Ama tövbe edip iman eden ve salih amel işleyen kimsenin kurtuluşa erenlerden olması umulur. ”Rabbin, dilediğini yaratır ve seçer. Onların ise seçim hakkı yoktur. Allah, onların ortak koştuklarından uzaktır ve yücedir. Rabbin, onların sinelerinin gizlediğini de açığa vurduklarını da bilir. O, Allah’tır. O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Dünyada da ahirette de hamd O’nadır. Hüküm yalnızca O’nundur. Kesinlikle O’na döndürüleceksiniz. De ki: “Ne dersiniz? Allah, üzerinize geceyi kıyamete kadar sürekli kılsaydı, Allah’tan başka hangi ilâh size bir aydınlık getirir? Hâlâ duymayacak mısınız?” De ki: “Ne dersiniz? Allah, üzerinize gündüzü kıyamete kadar sürekli kılsaydı, Allah’tan başka hangi ilah size içinde dinleneceğiniz bir gece getirebilir? Hâlâ görmeyecek misiniz?” Allah, rahmetinden ötürü geceyi içinde dinlenesiniz; gündüzü de, lütfundan isteyesiniz ve şükredesiniz diye sizin için yarattı. ”Allah’ın, onlara seslenerek, “Hani benim, var olduğunu iddia ettiğiniz sözde ilahîortak güçlerim”? diyeceği günü hatırla. Her ümmetten bir şahit çıkarırız ve (kâfirlere), “Kesin delilinizi getirin” deriz. Onlar da gerçeğin Allah’a ait olduğunu bilirler ve uydurdukları(iftira) şeyler kendilerini yüzüstü bırakıp kaybolup gitmişlerdir-28Kasas suresi, 62-75

28. Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın bir konuda Allah’a şirk koşmak için anne-baba bile mücadele verse sakın itaat etme-29Ankebut suresi, 8

29. Allah örnek verdi: Hizmetçilerinizden sahip olduklarınız konusunda hiç ortak güçler var mı? Oysa onda sizler eşit konumdasınız. Böyle bir durumdan endişeye kapılırsınız. Zulmedenler kesin bilgiye dayanmadan keyfi eğilimlerine uydular. Yüzünü tektanrıcı olarak din için dik tut. İnsanlara yaratılıştan kazandırdığı Allah’ın doğal yapısına… Allah’ın yaratmasında değiş(tir)me olmaz. İşte sağlam din budur, ama insanların çoğu bilmez. Sadece O’na yönelerek. Namazı kılın ve çoktanrıcılardan olmayın. Dinlerini kamplara bölenlerden. Her hizip yanındakiyle yetinmekte ve övünmektedir. İnsanlara bir kötülük dokununca Rablerine dua ettiler. Onlara bir rahmet tattırınca onlardan bir grup Rablerine şirk koşarlar. Böylelikle onlara verdiklerimizi reddederler. Yoksa onlara bir yetki mi indirdik de O’na şirk koşmalarını söylüyor-30Rum suresi, 28-35

30. Çocuğumuza verilecek en büyük öğüt şirk koşmamak olmalıdır. Çünkü şirk, gerçekten büyük bir zulümdür. Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın bir konuda Allah’a şirk koşmak için anne-baba bile mücadele verse itaat etmemek, Allah’a yönelenin yoluna uymak gerekir-31Lokman suresi, 13,15

31. O gün cezalandırılırken, “Keşke Allah’a ve resule itaat etseydik. Keşke efendilerimize ve büyüklerimize itaat etmeseydik. Onlara iki kat ceza ver” derler. Musa eziyet edenler gibi olmayın. Allah onu temize çıkarmıştı. Çünkü onun Allah’ın yanında yüzü vardı. Ey inananlar! Takvalı olun ve sözü sağlam söyleyin ki davranışlarınızı düzeltsin, bağışlasın. İnsanı sorumluluğu yüklenmiştir. Allah, ikiyüzlü ve çoktanrıcı erkek ve kadınları cezalandıracaktır. Mümin erkek ve kadınların tövbelerini kabul edecektir-33Ahzab suresi, 57-73

32. De ki: “Ey cahiller! Siz bana Allah’tan başkasına kulluk(ibadet) etmemi mi emrediyorsunuz?” Öncekilere de elçiye de vahyolunan şey: Eğer şirk koşarsan yaptığın boşa gider ve kaybedenlerden olursun. Yalnızca Allah’a kulluk et ve şükredenlerden ol. Onlar Allah’ı hakkıyla takdir edemediler. Kıyamet günü yeryüzü bütünüyle O’nun elindedir. Gökler de O’nun gücüyle dürülmüştür. O, şirk koşmalarından uzak ve yücedir-39Zümer suresi, 64-67

33. Bir insan olduğunu, sizin ilahınızın tek bir ilah olduğunu söyle. Öyleyse dürüst olun ve O’ndan bağışlanma dileyin. Çoktanrıcıların vay haline! Onlar zekat vermez ve ahireti de reddedenlerdir-41Fussilet suresi, 6-7

34. Nuh’a tavsiye ettiğini, sana vahyettiğimizi, İbrahim, Musa ve İsa’ya tavsiye ettiğimizi sizin için de dinden yasa yaptı ki “Dini ayakta tutun, onda parçalanıp bölünmeyin. Ama onları kendisine davet ettiğin şey çoktanrıcılara ağır geldi. Allah kendisine şartlarına uygun olanı seçer ve yöneliş içinde olanı kendisine iletir-42Şura suresi, 13

35. Allah’ın izin vermediğini dinden onlar için dinî kural yapan onlara ait sözde ilahîortak güçler mi var? Ayırma sözü olmasaydı aralarında derhal hükmedilirdi-42Şura suresi, 21

36. İslam’a davet edilirken Allah hakkında yalan uydurandan daha zalim biri var mı? Zalim halkı Allah’a yola iletmez. Allah’ın aydınlığını ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Tanrıkarşıtları hoşlanmasalar da aydınlığını tamamlayıcıdır. Çünkü O resulünü, çoktanrıcılar hoşlanmasalar da tüm dinlere egemen kılsın diye hidayet rehberi ve hak dinle göndermiştir-61Saff suresi, 7-9

37. Müslümanlarla suçluları Allah eşit tutar mı? Ne biçim hüküm veriyorsunuz? Yoksa içinde siz neyi seçip beğenirseniz sizin olacak diye ders yapmakta olduğunuz size özgü bir kitap mı var? Yoksa Kıyamet gününe dek bizim tarafımızdan size verilmiş sözler/garantiler mi var? İyi de buna hangisi kefil olur? Yoksa onlara ait sözde ilahîortak güçler mi var? Eğer doğru sözlüler iseler sözde ilahîortak güçlerini getirsinler-68Kalem suresi, 35-41

38. (Cinler: Kur’an) Sorumluluğa yönlendiriyor. Biz de ona inandık. Doğal olarak Rabbimize hiç kimseyi şirk koşmayız. Kuşkusuz Rabbimizin şanı yücedir. Ne eş ne de çocuk edinmemiştir. Ne var ki sorumsuzca davrananımız Allah hakkında saçma sapan şeyler söylemektedir. Biz de insanların ve cinlerin Allah hakkında yalan söylemeyeceğini sanmıştık. Oysa insanlardan kimi adamlar cinlerden kimi adamlara sığınıyorlardı da onları daha da çıkmaza sürüklüyordu. Sizin sandığınız gibi Allah kimseyi görevlendirmeyeceğini /diriltmeyeceğini sanmıştı-72Cinn suresi, 2-7

This entry was posted on Perşembe, Temmuz 24th, 2008 at 14:39 and is filed under ALLAH. You can follow any responses to this entry through the RSS 2.0 feed. You can leave a response, or trackback from your own site.

There are currently 2 responses to “Din belirleme konusunda Rabbimiz ne buyuruyor?”

Why not let us know what you think by adding your own comment! Your opinion is as valid as anyone elses, so come on... let us know what you think.

  1. 1 On Ekim 2nd, 2011, faruk said:

    2)Ana babaya iyi davranmak

    diye yazdığınız 15.madde davranmamak olmalı…

  2. 2 On Ekim 3rd, 2011, admin said:

    Teşekkür ederiz. Düzeltildi.

Yorum Yaz